Yıllardır devam eden iç savaş nedeniyle dünyanın en büyük insani ve ekonomik krizlerinden birinin yaşandığı Yemen’de, BM gözetiminde 2 Nisan’da yürürlüğe giren 2 aylık ateşkes, sürenin dolmasına saatler kala dün 2 ay daha uzatıldı.
BM Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg’in “Yemen hükümeti ve Husilerin 2 Nisan’dan itibaren hava, kara ve deniz operasyonlarını 2 ay boyunca durdurmayı kabul ettiğini” duyurmasıyla başlayan ateşkes, 2016’dan bu yana bir “ilk” olma özelliği taşıyor.
İhlallere rağmen devam eden ateşkesin sona ermesine saatler kala BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, 31 Mayıs’ta Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Reşad Muhammed el-Alimi ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek “ateşkesin uzatılması” çağrısında bulundu.
BM Yemen Özel Temsilcisi Hans Grundberg de dün “Yemen’deki çatışmanın taraflarının, 2 Nisan’da yürürlüğe giren ateşkesin sona ermesine saatler kala 2 ay daha uzatılmasını kabul ettiğini” duyurdu.
ATEŞKES DEFALARCA İHLAL EDİLDİ
Ateşkes, gözlemcilere göre ülkedeki çatışmaları önemli ölçüde azaltsa da Yemen hükümeti ve Husiler, yürürlüğe girmesinden bu yana birbirlerini defalarca ateşkesi ihlal etmekle suçladı.
Yemen ordusu, 21 Mayıs’ta yaptığı açıklamada “Husi milislerinin, yürürlüğe girmesinden bu yana keskin nişancılar, yoğun şekilde askeri takviye güç gönderilmesi ve bomba yüklü insansız hava araçlarıyla ordu mevzilerinin hedef alınması gibi eylemlerle ateşkesi 4 bin 200’den fazla kez ihlal ettiğini” duyurdu.
Bunun üzerine Husiler de bir açıklama yaparak hükümet güçlerini “birkaç cephede 7 binden fazla ihlalde bulunmakla” suçladı.
Ülkede 2 Nisan’da başlayan ateşkes süresince, çıkan çatışmalarda çok sayıda Yemen askeri ve Husi milis hayatını kaybetti veya yaralandı. Ancak buna ilişkin henüz resmi bir veri bulunmuyor.
Yemen resmi ajansı SABA’nın haberine göre, Yemen Başkanlık Konseyi Başkanı Alimi, 1 Haziran’da yaptığı açıklamada, Husilerin ateşkes süresince aralarında çocukların da bulunduğu 70’den fazla kişiyi öldürdüğünü söyledi.
HUSİLERİN KUŞATMASINDAKİ TAİZ’DE YOLLARIN AÇILMASI
Yaklaşık 7 senedir Husilerin kuşatma altında tuttuğu Taiz ve diğer illerde ana yolların açılması meselesi, BM gözetiminde varılan ateşkesin en önemli maddelerinden biriydi. Ancak bugüne kadar Taiz’deki kuşatmanın kaldırılması ve diğer illerde kapalı olan yolların açılması bağlamında bir ilerleme sağlanamadı.
Bu bağlamda atılan en önemli adım, Yemen hükümeti ile Husilerin temsilcileri arasında Ürdün’ün başkenti Amman’da 25 Mayıs’ta başlayan istişare toplantıları oldu.
Amman’daki istişare toplantılarına ilişkin 29 Mayıs’ta Grundberg’in ofisinden yazılı açıklamaya göre, görüşmelerde iki tarafın sunduğu öneriler kapsamında yolların aşamalı olarak açılması konusu ele alındı ve yolcuların güvenliğini garanti edecek çözümün öncelikli olduğu kaydedildi.
Taraflara “iç müzakerelerini ivedilikle tamamlama ve Yemen halkının somut şekilde göreceği olumlu sonuçları gerçekleştirme” çağrısında bulunan Grundberg, “yolcu ve ürün taşımacılığındaki kısıtlamaların kaldırılmasının, Yemenlilerin çektiği acıyı hafifletme ve ekonominin canlandırılmasına olumlu etki yapmakla kalmayacağını aynı zamanda siyasi sürece olan güveni artırmaya da yardımcı olacağını” vurguladı.
Taiz’deki yolların açılması için kurulan hükümete bağlı Müzakere Komitesi Başkanı Abdulkerim Şeyban, Ürdün’de bu konuya ilişkin yeni görüşme turları yapılacağını ifade etti.
Ateşkes boyunca Taiz, neredeyse her gün kentteki kuşatmanın kaldırılması talebiyle düzenlenen gösterilere sahne oldu.
HUDEYDE LİMANI’NDAN YAKIT AKIŞI
Ateşkes anlaşması ayrıca 2014 yılından bu yana Husilerin kontrolünde olan ülkenin batısındaki Hudeyde Limanı’ndan sorunsuz yakıt akışının sağlanmasını da şart koşuyordu.
Anlaşma, Yemen hükümetinin 2 aylık ateşkes boyunca 18 petrol gemisinin bu hayati limana ulaşmasına izin vermesini öngörüyordu.
Bu kapsamda ilk petrol gemisi, ateşkesin ikinci günü olan 3 Nisan’da Hudeyde Limanı’na ulaştı.
Akaryakıt konusunda boğucu bir krizin yaşandığı Husilerin kontrolündeki bölgelere, ateşkes süresince Hudeyde Limanı üzerinden yakıt akışı devam etti.
Yemen Başkanlık Konseyi Başkan Yardımcısı Tarık Salih, geçici başkent Aden’de BM Hudeyde Anlaşmasını Destekleme Misyonu (UNMHA) Başkanı Michael Perry ile 12 Nisan’da bir araya geldi. Görüşmede Salih, Yemen hükümeti olarak ateşkese bağlılıklarını teyit ederek, ateşkesin başladığı 2 Nisan’dan bu yana Husiler tarafından kontrol edilen Hudeyde Limanı’na 12 petrol tankerinin ulaşmasına izin verildiğini kaydetti.
Hudeyde Limanı’na giren toplam gemi sayısına ilişkin ise henüz bilgi verilmedi.
Ayrıca Sana’daki Yemen Petrol Şirketi 26 Mayıs’ta evlerde kullanılacak 8 bin ton gaz taşıyan bir geminin Hudeyde Limanı’na ulaştığını duyurdu.
ULUSLARARASI SANA HAVALİMANI YENİDEN AKTİF HALE GELDİ
Ateşkes gereğince Uluslararası Sana Havalimanı’nda uçuş hareketliliği yeniden başladı. Havalimanından haftalık olarak Mısır’ın başkenti Kahire ve Ürdün’ün başkenti Amman’a iki ticari sefer düzenleniyor.
Husilerin kontrolündeki Uluslararası Sana Havalimanı’ndan ilk ticari uçuşun başlaması, Yemen hükümetinin Husiler tarafından verilen pasaportları kabul etmeyi reddetmesi nedeniyle mayıs ortasına kadar ertelendi.
Yoğun uluslararası çabaların ardından Yemen hükümeti, Husi bölgelerinden verilen pasaportları “insani gerekçelerle” kabul ettiğini duyurdu.
Yemen’deki Uluslararası Sana Havalimanı’ndan ilk ticari uçuş, 6 yıl aradan sonra 16 Mayıs’ta Amman’a gerçekleştirildi.
Mayıs ayında Amman ile Sana arasında 6’şar ticari uçuş yapıldı.
Mısır Dışişleri Bakanlığı da 23 Mayıs’ta yaptığı açıklamada, Kahire ile Sana arasında direkt uçuşlara izin verildiğini duyurdu. Sana Havalimanındaki bir yetkili ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, “78 yolcu taşıyan bir uçağın Kahire’ye indiğini” söyledi.
ESİRLERİN SERBEST BIRAKILMASI YÖNÜNDEKİ ANLAŞMAZLIK SÜRÜYOR
Yemen hükümetine destek veren Arap koalisyonu tarafından ateşkese katkı sağlamak amacıyla Uluslararası Kızılhaç Komitesinin iş birliğiyle, 6 Mayıs’ta 163 Husi esir üç aşamada Suudi Arabistan’dan hava yoluyla geçici başkent Aden’e tahliye edildi.
Arap Koalisyonu Sözcüsü Turki el-Maliki, tahliye işlemlerinin, ateşkesi sağlamlaştırma, barışı tesis etme ve Yemen krizini sona erdirme çabalarına verilen desteğin yanı sıra esir dosyasının çözüme kavuşturulmasını kolaylaştırmak amacıyla gerçekleştirildiğini ifade etti.
Husi Esir İşleri Komitesi Başkanı Abdülkadir el-Murtaza ise “5 kişi hariç, koalisyon tarafından serbest bırakılanların Husi esirler olmadığını” söyledi.
Yemen hükümetinin Esir ve Tutuklu Müzakere Heyeti Üyesi Macid Fedail ise 6 Mayıs’ta Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Husilerin Suudi Arabistan’ın serbest bıraktığı milisleri kabul etmediğini, esirlerin Sana’da bulunan Uluslararası Havalimanından alınmadığını” ifade etti.
Husilerin, milislerini “savaş yakıtı” olarak kullandığını savunan Fedail, “Bu esirler, Husi milisleri tarafından Sana’da karşılanmayarak reddedildi.” ifadelerini kullandı.