ANKARA – Türk Tabipleri Birliği (TTB) Lideri Şebnem Korur Fincancı, “kimyasal silah” savlarına dair yaptığı açıklama münasebet gösterilerek tutuklandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, TTB Merkez Kurulu Başkanlığı üyeleri ve hala Merkez Kurulu Lideri Fincancı’nın misyonlarına son verilmesi ve bu misyonlara yeni isimlerin atanması istemiyle davaname hazırladı.
TTB idaresi, kelam konusu adımın kayyım ve gibisi bir uygulama olmadığını belirterek hususa dair açıklama yaptı.
Davanamenin taraflarına 31 Ekim 2022 Pazartesi günü resmi olarak bildiri edildiğini belirten TTB açıklamasında, “Bu dava 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanunu’nun Ek-2. unsurunda belirlenen ‘amaç dışında faaliyette bulunma ’iddiasına dayanmaktadır” denildi ve şöyle devam edildi:
TTB KANUNU’NDA KAYYUM UYGULAMASI YOK: Husus düzenlemesinde, rastgele bir seçili heyetin misyonuna son verilmesi halinde sürecin nasıl işleyeceği de belirlenmiş olup misyondan alınan heyetin yerine, mevcut üye/delegeler eliyle yeni bir heyetin seçim yapacağı düzenlenmiştir. Türk Tabipleri Birliği Kanunu’nda 1983 yılındaki değişiklikle getirilen yasaklamaların ve sonrasında 1997 yılında yapılan değişikliklerin dahi kurum üyeleri ve delegelerinin iradesine hürmet gösteren bir içeriğe sahip olduğu görülmektedir. Bu nedenledir ki Türk Tabipleri Birliği Kanunu’nda kayyum ve gibisi bir uygulama bulunmamaktadır. Kaldı ki soruşturmayı yürüten savcı tarafından hazırlanan davanamede de bu istikamette bir talep olmadığı, yasa kararı nedeniyle bu türlü bir uygulama yapılmasının da imkanı bulunmadığı açıktır.
TABİP ODALARININ MEVCUT DAVAYA DAHİL EDİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL: Ayrıyeten kelam konusu husus Türk Tabipleri Birliği’nin merkezi yahut tabip odalarının kendi heyetlerinin, konsey olarak yaptıkları faaliyetlerine dair argümanların yargı eliyle kontrolünü düzenlemektedir. Hasebiyle her biri başka bir hükmî kişilik ve her birinin kendi seçili heyetleri olan tabip odalarının mevcut davaya dahil edilmesi kelam konusu değildir. Tabip odalarının kendi heyetlerinin “amaç dışı faaliyette” bulunduğu savı olması halinde bulundukları vilayetteki asliye hukuk mahkemelerinde müstakil davalar açılması gerekmektedir; lakin mevcut durumda TTB Merkez Konseyi’ne yönelik açılan davanın direkt tabip odalarına da yönelmesine imkan sağlayan bir yasal düzenleme de yoktur. (DUVAR)