Kaçak yollarla Pakistan’dan Türkiye’ye gelen 22 yaşındaki Azeem Akbar, 2018 yılında Afganistan asıllı 5 kişi tarafından kaçırıldı. Bir konteynere kapatılan Akbar’a burada 9 gün boyunca azap edildi. Azap anında çekilen manzaralarla ailesinden 20 bin dolar fidye istenen Azeem Akbar, ailenin durumu polise bildirmesiyle şüpheliler tarafından bırakıldı. Akbar, hür bırakıldıktan sonra polise giderek şikayetçi oldu. Akbar, emniyette verdiği tabirde sanıklardan Muhtab Hauste isimli kişinin daha evvelden arkadaşı olduğunu söyledi. Hauste’nin kendisini arkadaşlarıyla buluşmak için taksiyle bir yere götürdüğünü anlatan Akbar, “Konteynerlerin olduğu bir yere gittik. Beklediğim sırada 5-6 kişi birden ardımdan saldırıp beni darp etmeye başladı. Sonrasında beni sürükleyerek bir konteynerin içine soktular. Telefonuma ve parama el koydular” dedi.
“ELEKTRİK VERİRKEN GÖRÜNTÜLERİMİ ÇEKTİLER”
Günlerce elleri ve ayakları bağlı bir biçimde darp edildiğini anlatan Akbar, “Herkes tarafından bir sürü dayak yedim. Ayrıyeten tüpün üzerinde ısıttıkları bıçakla kollarımı yakıp kesitler. Aileme göndermek için bana azap edilirken görüntülerimi çektiler. Bana azap edecekleri vakit konteynerde bulunan müzik setinin sesini düzgünce açıyorlardı. Birkaç sefer da beni çırılçıplak soyup elektrik verdiler. Elektrik verirken de görüntülerimi çekip aileme gönderdiler” dedi.
“İŞKENCE YAPTIĞIMIZ DOĞRU”
Olayın akabinde gözaltına alınan sanıklardan İsmetullah Zakirullah, Muhtap Hauste, Nebiiullah Nisar, Parit Mıshapır ve Zebiullah Mucait tutuklanarak cezaevine gönderildi. İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesinde savunma yapan sanıklardan Zabiullah Mucait, Akbar’a azap yaptığını kabul ederek, “Ben müştekiyi insan kaçakçısı olarak tanırım. Benim ve kardeşimin yurtdışına gitmek için kendisine para vermiştim. Öteki arkadaşlarımla birlikte toplamda 15 bin dolar kendisine para verdik. Fakat yurtdışına gidemedik. Olay günü bu durumu konuşmak için buluştuk” dedi. Müştekiden yalnızca kendi parasını istediğini söyleyen sanık, “Müştekiye azap yaptığımız doğrudur. Ben de azap yapanlardan biriyim. Yaptığım için pişmanım ve özür diliyorum” dedi.
“İFTİRA ATIYOR”
Sanık Nebiullah Nisar da yaptığı savunmada müştekiyi insan kaçakçısı olarak tanıdığını söyleyerek, “Beni Yunanistan’a götürmek için 2 bin Euro paramı aldı fakat götürmedi. Ben de kendisinden ödediğim parayı geri isteyince hakkımızda bu formda iftirada bulundu. Benim olayla ilgim yoktur” dedi. Sanık İsmetullah Zakirullah ise yaptığı savunmada müştekiye 2 bin Euro para verdiğini lakin geri alamadığını söyleyerek, “Bizden şikayetçi olduysa buna ait kanıtı var mı? Ben bir şey yapmadım. Haberim yoktu” dedi.