Gaziantep’in Şahinbey ilçesi Kahvelipınar Mahallesi’nde yaşayan Yunus Göç’ün, 3 aylık bebeği Cihan Göç’ü dövdüğü anların görüntüsü sosyal medyada büyük yankı buldu.
GİZLİ KAMERA ÇIKARDI
Anne Semra Göç’ün evin odasına gizlediği telefon kamerasına cani babanın minik bebeği acımasızca dövdüğü anlar yansıdı. Minik Cihan başına aldığı darbelerden beyin kanaması geçirirken anne Göç ise evden ayrılarak ailesinin yanına sığındı.
KORUMA ALTINA ALINDILAR
Annenin şikayeti üzerine baba Göç gözaltına alındı. Savcılık anne ve bebeğinin koruma altına alınacağını bildirdi.
“OY SENİ ANNEN Mİ DÖVDÜ” DİYORMUŞ
Dün ilk olarak Şahinbey Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan bebek, ilk müdahalenin ardından özel bir hastaneye sevk edildi. Talihsiz bebek hayati tehlikeyi atlatırken anne Göç, korku dolu anları anlattı. Eşinin bebeğine uzun süredir şiddet uyguladığını söyleyen Göç, bebeğin babasının kucağındayken hep ağladığını belirtti. Kendisini suçlamaması için o anları gizlice kayda aldığını ifade eden Göç, “Çocuğu severken de ‘Oy seni annen mi dövdü’ diyordu” dedi.
“O ANLARI GÖRÜNCE NEFESİM KESİLDİ”
İlk önce eşinden şüphelendiğini ancak inanmak istemediğini aktaran Göç, yaşananları ilk olarak annesine anlattığını söyledi. Annesinin kendisine “İnsan hiç evladını döver mi” diye sorduğunu paylaşan Göç, “Aradan bir kaç gün geçti. Yine dövmediğini düşünmek istedim. Sonra birkaç gün boyunca çocuğun ağlama, çığlık sesini duydum. Beni mutfağa çay ve yemek yapmaya gönderiyordu. O sırada da çocuğu dövüyordu. O dövdüğü esnada kapı deliğinden bakmak istedim. Anahtarı çıkarıp delikten baktım. Çocuğun suratına avcunun içiyle vuruyordu. Birden çok kötü oldum, geri çekildim. Nefes alamadım. Nefesim kesildi. Birden içeri daldım. Dövdüğünü anladığımı belli ettirmedim. Çünkü belli ettirsem çocuğa ve bana farklı şeyler yapabilirdi” ifadelerini kullandı.
“ANNEMDEN KAMERALI TELEFON İSTEDİM”
Bebeğinin eşi tarafından dövüldüğünü görmesinin ardından annesini tekrar aradığını söyleyen Göç, “Telefonu almamdan şüphelendi. Bende öyle hal hatır sormak için aradığımı söyledim. Anneme o anları görüntüye aldığımı söyledim. Annemden kameralı bir telefon istedim. Televizyon ünitemin altındaki peçeteliğin oraya telefonu sakladım. Kamerayı açtım. O beni çay yapmaya gönderdi. Anlamasın diye telefonu iyice gizledim. Mutfağa girdiğimde bağırma sesleri geldi. Kapının önünde biraz bekledim. Zaten çok ta bekleyemedim. İçeri girip bebeği hemen kucağıma aldım. Anlamaması için kendisini suçlamadım” şeklinde konuştu.
“BEBEK BABASININ KUCAĞINDAYKEN HEP AĞLIYORDU”
Eşinin kendisinden şüphelenmemesi için yanında bebeği sevdiğini sözlerine ekleyen Göç, “Ben halbuki inanmıyordum ona. Çocuğu severken de ‘Oy seni annen mi dövdü’ diyordu. Ben bu görüntüyü bilerek çektim. Bebeğe onları yaptığı için ceza alacağını da biliyor. Böyle sinirlenince gözü dönüyor. Çocuğum o darptan sonra beyin kanaması geçirdi. En ağır cezayı alsın hapse girsin. Cezasını çeksin. Hiç çıkmasın oradan. Beni ailemle de tehdit ediyordu. Bana ‘Seni öldürürüm, çocuğu alırım’ diyordu. Koruma polis istiyorum. Hala korkuyorum. Bebeğim doğduğu günden beridir şiddet görüyordu. Ama inanamıyordum. Telefonumu da aldı. Ailemi arayamıyordum. Zaten bebek onun kucağına gittiğinde durmuyordu. Herkeste duruyordu. Artık kokusundan mı anlıyordu bilmiyorum. Ağlamaya başlıyordu. Çocuk bende susuyor ama onda ağlıyor. Kaç gündür hiç uyumuyorum. Kafamı yastığa koyduğumda o çığlığı, sesi duyuyorum” diye konuştu.
BEBEĞİN HAYATİ TEHLİKESİ DEVAM EDİYOR
Öte yandan beyin kanaması tespit edilmesi üzerine bebeğin yoğun bakım takibi için sevk edildiğini dile getiren doktoru, son durumu şöyle anlattı:
“Gece 1 civarında hastanemize geldiğinde şuur durumu uykuya meyilliydi, hareketlerinde biraz azlık vardı. Genel olarak çok da kötü değil ama iyi de değildi, şuur durumundan dolayı, travmaya bağlı olarak. Yapılan tetkiklerinde kanama tespit edildi. Ameliyatlık bir durumu yoktu ve medikal tedavisine başladık. Çekilen kontrol tomografilerinde kanamasında artış olmaması üzerine medikal olarak şu an yoğun bakımda tedavi etmekteyiz. Geçirdiği kanamadan dolayı hayati tehlikesi devam ediyor.”