Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği’nin 12. Genel Kurulu’na katılarak iş insanlarına seslendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konu başlıkları arasında ekonomik gelişmelerin yanı sıra önceki gün KPSS atamalarıyla ilgili Milli Eğitim Bakanlığı’nın kapısına giden ancak içeri alınmayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu vardı. Kılıçdaroğlu’nun amacının kamu kurumlarından bilgi almak olmadığını söyleyen Erdoğan, “Merkez Bankası randevu verdi ancak içeride farklı, dışarıda farklı şeyler söyledi. Çünkü kalibresi bozuk, cibilliyeti bozuk bir adam. Derdi kamu kurumlarından bilgi almak değil, şov yapmak” dedi.
“MİLLİ EĞİTİM ŞURASI’NA BİLE KATILMAYA TENEZZÜL ETMEDİLER”
CHP’nin TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyelerinin Milli Eğitim Şurası’na katılmadığını belirten Erdoğan, “Bir süredir helalleşme ve kendini ne kadar demokrat göstermeye çalışırsa çalışsın, başında bulunduğu partinin genlerindeki faşistlik böyle hortluyor. Sosyal medyada yarın şuradayım diyerek devlet kurumlarına gittiği için kapıda kalıyor. Son olarak MEB’e gittiğinde kapıda kaldı. Partinin komisyon üyeleri, Milli Eğitim Şurası’na katılmaya bile tenezzül etmediler. Bakanımıza orada her zaman ulaşmak ve konuşmak mümkündür. Ancak bunların amacı şov” ifadelerini kullandı.
“MERKEZ BANKASI ZİYARETİNDEN SONRA YALAN YANLIŞ ŞEYLER ANLATTI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ilgili bölümü şu şekilde: “Kalibresi bozuk, cibilliyeti bozuk adam. Merkez Bankası’nda yalan yanlış şeyler anlattı. Ardından İstatistik Kurumu’ndan randevu istedi ama vermedi. İstatistik Kurumu içeride ve dışarıda farklı konuştuğu için randevu vermedi. Bu istatistik kurumuna giderek orada gösteri yaptı. Bir süredir helalleşme ve kendini ne kadar demokrat göstermeye çalışırsa çalışsın, başında bulunduğu partinin genlerindeki faşistlik böyle hortluyor. Sosyal medyada yarın şuradayım diyerek devlet kurumlarına gittiği için kapıda kalıyor.
“EŞKIYAVARİ BASKINLARI YAPMASININ AMACI KAOS VE KARGAŞA ÇIKARMAK”
Son olarak MEB’e gittiğinde kapıda kaldı. Partinin komisyon üyeleri, Milli Eğitim Şurası’na katılmaya bile tenezzül etmediler. Milli Eğitim Bakanımıza orada da her zaman ulaşmak ve konuşmak mümkündür. CHP’nin amacının bakanlık ile görüşmek olmadığını söylemek için bu örnekler bile yeterlidir. CHP’nin başındaki zatın bu eşkıya baskınlarla amaçladığı şey orada kargaşa ve kaos çıkarmaktır.
“BEN SENİN İPİNİN KİMLERİN ELİNDE OLDUĞUNU BİLİYORUM”
Bay Kemal, devletin kurumlarını yıpratmak asla mümkün değildir. Bundan sonra devletin kurumlarına rastgele gidemeyeceksin, devletin kurumlarına gidebilmek dürüstlük gerekir, sende bu dürüstlük yok. Sana yeri geldi Savunma Bakanlarımı, Dışişleri Bakanlarımı gönderdim. Sen bir kere dürüst değilsin. Sana Dışişleri Bakanı’nı gönderen bu Cumhurbaşkanı. Merkez Bankası bağımsız değil diyorsun, ama sen bağımsız değilsin. Ben senin ipinin kimlerin elinde olduğunu biliyorum. Bunlar da Kandil’in kuklası arkadaşlarıyla otura kalka, edepli siyaseti unutmuşlar.”